Kırılıyorum, Çünkü Kırıyorlar.
Belki de ben bu denli hassas düşünüyorum. Ya da onlar cidden fazla kaba. Her insanın düşünebildiğini biliyorum, ki zaten bizi diğer canlılardan ayıranda bu. Aklımız ve hislerimiz. Fakat kendi üzerimden konuşmam gerekirse, ben normal sınırın üstünde düşünüyorum. Sınırı kendim koydum evet. Bence herkes bu sınırı kendine göre ayarlayabilir. Zaman zaman oldukça kırılıyorum. Kırdıklarını bile fark etmiyorlar. Çünkü umurlarında değil herhangi birini kırıp kırmamak. İnce düşünmüyorlar çünkü genelde yalnızca kendilerine odaklı oluyorlar. Fedakarlık yapmıyorlar, gözlemiyor ve empati kurmuyorlar. Gerçi empati kursalar bile bana yeterli olmazdı sanırım. Kırılınca ne yapıyorum biliyor musunuz? Uzaklaşıyorum. İçime çekiliyor ve karalar bağlıyorum. Anlatsam oysa, belki anlarlar. Belki tekrarları olmaz bu incinmelerimin. Ya da olur da anlamazlarsa diye korktuğumdan anlatamıyorumdur belki de. Kaybetmekten korkuyorumdur her ne kadar beni bu denli çok kıran insanları. Uzaklaşıyorum ama kırgınlığımı kendi içimde geçirdikten sonra, bir şey yokmuşcasına hareket ediyorum. Tekrarları oluyor evet. Yine aynı tedaviyi uyguluyorum, kendimce. Aslında şu sıralar çok yorgunum. Takatim, gücüm ve hevesim kalmamış. Ölsem ya kırgınlıktan. Bunu istersiniz, bilirim. Ve inanın siz iyi olun diye ölmeyi ben de isterim..

Yorumlar
Yorum Gönder