Yaşa Kendin Gibi
İnsanlar artık çoğu şeyi o kadar karıştırıyorlar ki yaşamayı, ölmeyi, sürekliliği, geçmişi, her şeyi. Karmaşıklıkları onları yoruyor, aslına bakılırsa bunu biliyorlar, yine de ilerliyorlar. Bazen, bazı konuların üzerinde daha çok durulması gerektiğini düşünüyorum. Nasıl ifade edebilirim bilmiyorum ama üzerinde durulması gereken tüm olaylar, artık yok sayılıyor. Hayatın zor olduğunu hepimiz biliyoruz ama önemli olan bizim bu hayatın zorluğunu kabullenip ona göre ilerlememiz. Fakat genelde biz şunu yapıyoruz, hayatın zorluğunu kabulleniyoruz evet, kabullenip görmezden geliyoruz. Buraya kadar her şey çok güzel. Sonra, yaşadığımız güzel günleri mesela evlilikler, doğum günleri, ya da geçirdiğimiz herhangi günleri sadece yaşayıp geçmişe bırakıyoruz. Geçmişin sıcak kollarına atıyoruz şu anımızı. Değer verilmesi gereken şeylere daha az değer verip farklı şeylere odaklanıyoruz. Hayat bu kadar basit değil ve bizlerin bazı şeyleri görmekten korkmaması lazım. Korkarak bu hayatta ilerleyemeyiz. Size önemli gelen anlara anlam yüklemeliyiz. Hayatınızda kendi hayatınızı yaşayın, kendi hayatını yaşamayan bir insan zaten yaşamamış sayılır. Pişman duysak da, duymasak da o anları ayrı bir köşede sanki müze de sergilercesine sergilemeliyiz. Değer vermekten korkmayın, değer verirsek eğer değer görürüz.
Yorumlar
Yorum Gönder