SADECE KENDİ YOLUMDA GİTMEK İSTİYORUM

Plansız bir hayat yaşamak ister miydim diye sordum bugün kendime. Her an anı mı yaşamam gerek. Ya da her an anı yaşdığımda hayatım planlı yaşadığım zamankinden ne kadar farklı olacak ki? Uzun süredir düşünüyorum. Kendimi, hayallerimi. İnanmak istiyorum bazı şeylerin rayına oturacağına. Düşünüyorum. Düşündükçe, plan kurmak istediğimi fark ediyorum. Yarınımı nasıl daha iyi geçirebilirim diye kurguluyorum bugünümü. Sonra bugünüm kaçıyor yarınıma. Kafam karışıyor daha fazla. Elim ayağıma dolaşıyor, kalbim sıkışıyor ve plan kurmayı bırakıyorum. Bir müddet canım nasıl isterse öyle yaşıyorum. Sonra ağlıyorum. Çokça ağlıyorum, geçmişe ağlıyorum. Hala içimde kalanlara, kendimle bile paylaşamadığım düşüncelerime, hislerime ağlıyorum. Pişman oluyorum. Geçmişe takılı kaldığım zamanlar kendime çok kızıyorum. Biraz daha üzülüp toparlanıyorum. Ana geliyorum yine. Yaşıyorum bir şekilde. Neye uğradığıma şaşırıyorum. Kafam, hislerim, kendim. Kendim kendime ağır gelmeye başlıyor. Vasıfsız hissediyorum. Vasıf kelimesinin anlamı neydi? Nitelik diyorlar tek kelime ile. Ama değil. Vasıfsızlık yetememektir. Ona şuna yetememek değil burada ki yetmek fiilinden anlatmak istediğim. Yetememek kendine yetememek. İşte ben de kendime yetemiyormuşum hissediyorum genelde. Yaşıyorum. Bir şekilde yaşşanıyor zaten, evet ama... Ama ile doluyor tüm hayatım. Cümlelerimin sonu hep ya amalı ya da buruk bir boyun, sıkışan kalp, biraz da gözyaşı. Yapmak istediğim tonlarca şeyler vardı oysa. Hatta şu an bile varlar aslına bakılırsa. Gezip görmek istiyorum. Her yeri, geçip giden, uçan günlerime inat gezmek istiyorum. Yaşlanmaktan korkuyorum. Sonra farkına varıyorum korktuğum yaşlanmak değil ki benim. Yaşlanınca yapamamak bazı şeyleri, isteklerimi. Sevmek istiyorum. İliklerime kadar da sevilmek. Gülmek istiyorum, düşünmeden, fütursuzca gülmek. Hissetmek istiyorum, hissedilmek. Sarmak istiyorum doğayı, dünyayı, kaygı duyulmasın istiyorum. Hiçbir şeyden kaygı duyulmasın. Zorlaşmasın hayat, çokta kolay olmasın. Plan yapıyorum işte gelecek hakkında anda kalamıyorum. Anda kalıyorum sonra, gelecek yok oluyor. Geçmiş giriyor oradan buradan. Çıkmaz bir döngü sarıyor beni. Ben ben olamıyorum sanki. Düşünüyorum. Düşünmekte yoruyor bir süre sonra. Ama vazgeçmiyorum. Çünkü düşünmekten vazgeçersem kendimden de vazgeçmiş olurum. İnsan kendinden geçmemeli... SADECE KENDİ YOLUMDA GİTMEK İSTİYORUM

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

özleştik

Çok?

Kırılmaya Dair Derleme.